Sohbet Girişi
Kategoriler
İnsanoğlu Ay’a gezegenlere gidebilmesi için, Dünyanın çekim kuvvetinden kurtulacak kadar ve zırhlı araçların yapılması gerekiyordu. Teorik olarak artık bu hıza ulaşmanın artık mümkün olduğu da anlaşılmıştı. Uzmanlar çalışmaya koyuldular. Bilgi ve tecrübe birikiminden yararlanarak insanoğlunu, Ay’a yıldızlara götürecek hız aracını yaptılar. Bu hız aracına”füze” diyoruz. Fakat füzelerin bugünkü hıza ulaşmaları da öyle birden bire kolayca gerçekleşmedi. Lagari Hasan Çelebi‘nin 50 oka barutla çalışan füzesinden, Satürn-5 füzesine kadar pek çok safhalardan ve denemelerden geçildi.
Füze ile uçtuğu ve sağ olarak yere indiği bilinen ilk insan, daha önce de söylediğimiz gibi Lagari Hasan Çelebi’dir. Ama,en ilkel şekliyle barutlu füze çok eski zamanlarda Çinliler tarafından bilinmekteydi. M.Ö. 479 da Plataini kuşatmasında kullanılan ve Bizanslılar tarafından geliştirilen Rum ateşi de füzenin ilk örnekleridir. Fakat füzeyi gerçek manada askeri amaçla kullananlar Çinliler olmuştur. Tarihçilerin belirttiğine göre, Çinliler, İmparator Vi-Tey devrinde ve 85 yılında Türklere karşı yaptıkları bir savaşta, barutlu fişeği kullanmışlardır. Onbirinci yüzyıldan itibaren uzak Doğu’dan Yakın Doğu’ya ve Avrupa’ya getirilen uçan füzeler uzun süre fazla ilgi görmedi. Ta 19. yüzyılın başlarında bir ingiliz topçu subayı olan William Congreve 2000 metre menzilli füzeler imal etti. 1903’te Rus Çiolkovski, füzelerin uzay uçuşunu sağlayacak araçlar olabileceğini anladı ve yapılmalarını teklif etti. 1907’de Fransız Robert Esnault- Pelterie füzelerin ateşlenmesi ve uçurulması ile ilgili bilimsel esasları tespit etmiş ve bunlarla atom enerjisinin kullanılmasını bile mümkün görmüştü. Aynı yıllarda Amerikalı Goddard ve Alman bilgini Oberth bu konu da incelemeler yapmışlardı. İki dünya savaşı arasında füzelerde barut yerine katı, sıvı veya gaz maddelerden meydana gelen bir karışım kullanılmaya başlandı.
Almanlar 1944’de sıvı yakıtlı füzeyi askeri amaçla kullandılar ve ses duvarını aşan bir hıza kavuşturdukları bu füzeye V – 1, V – 2 roketleri ile Londra’yı, Paris’i bombaladılar. Bu roketlerin yapılmasında ve fırlatılmasında, meşhur füze uzay bilgini Wenher Von Braun’ın katkıları büyük rol oynamıştır. V- 1, V – 2 roketlerinde atom bombası yoktu. Onun için Londra’ya yüzlercesi atıldığı halde bunların tahribatı fazla olmadı. Fakat, tahrip gücü yüksek bombaları artık kıta’dan kıtaya fırlatma imkanını bu füzelerin geliştirilmesi sağlayacaktı. Atmosfer dışına çıkmayı sağlayacak güçte yine bu füzelerle sağlanacaktı. Çünkü 12,5 ton ağırlıktaki V- 2 füzesi saatte 5630 km.’lik bir hıza ulaşmıştı ve bir ton ağırlığındaki harp başlığını 322 kilometre uzağa taşıyabiliyordu. Savaştan sonra Amerikalılar ve Ruslar bir çok malzeme ile birlikte Alman roketlerini de ülkelerine götürdüler, incelediler ve geliştirdiler. ünlü bilgin Von Braun’da Amerika’ya giderek çalışmalarına orada devam etti. Amerikalıların ilk yapma uydusunu yapacak ve İnsanoğlunu Ay’a götürecek Satürn – 5 füzesini geliştirecekti.
Yazar: kaRnaK
Görüntüleme: 474 defa
Kategori: Bilim ve Teknoloji, Genel, Uzay
Yayınlanma Tarihi: 11 Mayıs 2014
Kategoriler