Sohbet Girişi
Kategoriler
Alman bestecisi (Bonn 1770-Viyana, 1827)9.
Almanya’da yerleşmiş Flaman kökenli bir aileden olan Ludwig Van Beethoven, çok küçük yaşta müziğe olan yatkınlığını gösterdi; ama yeteneğinden yararlanmak, Mozart gibi bir “harika çocuk” yaratmak isteyen babasının tutumu yüzünden,çocukluğu sıkıntılar içinde geçti. 12 yaşında orgçu Neefe gibi gerçek bir ustayla çalışma fırsatının elde etti ve onun yanında hem düşünce, hemde müzik bakımından çok iyi yetişti ; öğretmeni, onu beste yapması için yüreklendirerek, ilk yapıtını yayımladı: Dreesler’in bir marşı üstüne çeşitlemeler.Aynı yıllarda çevresinde dostluk kurup bilgi alışverişinde bulunduğu küçük bir grup oluştu. 1787’de Viyana’ya ilk yolculuğunu yapıp, Mozart’ın önünde çaldı. Aynı yıl annesi ölünce, babası artık çalışmadığı için, iki küçük kardeşinin bakımını üstlenen Beethoven, saray tiyatrosunun orkestrasında çalmaya bir yandan da Gluck, Paisiello, Gimarosa, mozart vb, yapıtlarının incelemeye girişti. 1792’de yeniden Viyana’ya giderek oraya yerleşti ve Schrenck, Albrechts burger, Salieri’nin yönetiminde müzik bilgisini geliştirdi. Piyanoculuğuyla doğaçtan çalma yeteneğiyle büyük başarı kazandı. Ama söz konusu dönemim yaşamının en mutlu günleri olmasına karşın, duygusal düş kırıklıkları, gururlu ve tuhaf mizaçlı bir insan olması, çok geçmeden yalnız kalmasına yolaçtı. İlk sağırlık belirtileri de 1800 yılına doğru ortaya çıktı. Büyük bir bunalıma düştükten sonra kesinlikle sağır olmasının (1814) bile bozamadığı bir huzura kavuşan sanatçı, baş yapıtlarını bir dinginlik ve sevinç havası içinde besteledi. Ögrencileri ve dostlarından oluşan bir topluluğun maddi sıkıntılarını hafifletmeye çalışmasına karşın, büyük bir başarıya ulaşmış olduğu halde, son yılları aşağı yukarı yoksulluk içinde geçti; üstelik erkek kardeşi Kasper ölünce, Yeğeni Karl’ın da bakımını üstlenmesi mali durumunu oldukça sarstı; bütüün bu sıkıntılara, Karl’ın 1826’da intihara kalkışmasıyla, duygusal bir sarsıntı da eklendi.
Beethoven’in yapıtları, birbirini izleyen ve yaşamının üç evresine (Başarı; umutsuzluk; dinginlik) denk düşen üç dönemine ayrılabilir.
(Yaklaşık 1792-1798). Başlıca özelliği bestecinin yaratıcılık alanındaki coşkusu olan, duyarlılık ve düş gücünün incelikleri ile ustalığının kaynaştığı bu dönemde bestelediği yapıtlarının başlıcaları şunlardır: piyan ve orkestra için konçertoların ilk ikisi op, 15 ve 19); bir lied (Adelaide); Yedili; op. 1 ve op, 11 üçlüleri; op. 19 dörtlüleri (6 tane); piyano ve keman için ilk 5 sanat; piyano için 12 sanat; do major 1. Senfoni. Patetik sonat sa (1798), bir sonraki dönemin habercisidir.
(yaklaşık; 3. ve 5. senfoniler; 1798-1808). Sanatının çektiği acılarla yoğrulduğu bu dönemde, sanatçının coşkusu giderek artmış, buluş yeteneği çeşitli esinlemeler’le beslenmiştir; 3. ve 5. Senfoniler; keman ve orkestra için re major Konçerto; Piyano için IV. Konçerto ve Egmont uverturleri; üç “Rasumowsky” Dörtlüsü; Kreutzer Sonatı; Appassionata; vb.
ÜÇÜNCÜ DÖNEM:
6. Senfoni’yle (Pastoral Senfoni) sanatçının umutsuzluğu hafifledi. yapıtlarına bir sevinç havası egemen oldu (7. Senfoni) ve besteci dinsel bir coşkunluk içinde evrensel kardeşlik duygusuna kavuştu (9. Senfoni); Sanatının doruğuna yükselerek her türlü üslup kaygısından kurtuldu; besteleri sürekli biçimde yaşama sarılarak yaşamın içinde kesintisiz ve kendine özgü yenilenme ilkesine ulaştı. Ömrünün son yıllarında yaptığı besteler, bütün XIX. yy, müziğindeki gelişmenin temelini oluşturdu (bu açıdan son beş dörtlü, Beethoven’in vasiyeti sayılabilir).
YAŞADIĞI DÖNEM VE SANATI
Bir XVIIı. yy İnsanı olan sanatçı, Rousseau’nun öğretisiyle yoğrulmuş, sağırlığı nedeniyle içine kapanarak, buna bağlı olarak bireyi yüceltmiştir, çevresindekilere karşı savunmak zorunda kalmamış, tersine, inançları elverişli bir ortamda gelişme olanağı bulmuş olan Beethoven’in kişisel düşünceleri ile yaşadığı döneme özgü düşünceler arasında kusursuz bir uyum vardır ; pek çok acı üzüntü ve yoksulluk çektiği halde iyimser ve uyarıcı bir müzikçi olması, ancak bununla açıklanabilir. Beethoven yapıcı bir müzikçidir. bu konu da kişisel eğilimleri ve özlemleri, dönemin çeşitli koşullarına uygun düşer: Johann Sebastian Bach, müzik dilini geliştirmiş, oğlu Emmanuel ile Haydn da, Sonatı genişleterek yeni bir düzen vermişlerdi. Beethoven de Sonata kusursuz biçimini vermeyi başarmış, bir başka deyişle, Bach’ın füg alanında yaptıklarını sonat alanında gerçekleştirmiştir. Ayrıca, senfoni alanında kendinden sonra yetişen bestecilerin (Berlioz, Brahms, Mahler) bütün çabalarına karşın, hep en büyük olarak kalmıştır.
Yazar: kaRnaK
Görüntüleme: 262 defa
Kategori: Biyografiler, Genel
Yayınlanma Tarihi: 02 Ekim 2013
Kategoriler
HAKANIM
bethowen hayatı konusu mükkemmel olmuş